90’lı yılların başında Amerikan ordusu soğuk savaş sonrasında karşı karşıya kaldığı yeni dünyayı tanımlama ve ona karşı konseptler geliştirme ihtiyacı duydu. İki kutuplu dünyanın öngörülebilir düzeni yerini farklı bir iklime bırakmıştı. Bu değişken ve muğlak yeni düzene VUCA adını verdi. VUCA terimi; oynak (volatile), belirsiz (uncertain), karmaşık (complex) ve muğlak (ambigious) sözcüklerinin baş harflerinden oluşuyor.
Uluslararası ilişkilerin çok kutuplu hale geldiği, ittifakların muğlaklaştığı, Irak Afganistan veya Suriye gibi savaş alanında sivillerle savaşan grupların ayırt edilemediği bu yeni dünyada değişime uyum ve esneklik kavramı gücün yeni tanımlarından biri haline gelmektedir.
VUCA dünyası, iş dünyası tarafından da benimsendi. Çünkü benzer zamanlarda, 21. yüzyılın başında iş hayatının paradigmaları da geri dönülmez bir şekilde değişti. Gelin iş hayatındaki VUCA dünyasının özelliklerine bir göz atalım:
Teknolojik gelişmenin artan hızı yeni ürün ve icatların arasındaki zaman farkını kısalttı. Daha önce birkaç on yıla sığan gelişmeler günümüzde birkaç yılda hayata geçmeye başladı.
Üretim kolaylaştı ve rekabet zorlaştı: Aynı ürünün farklı modellerini, farklı renk ve versiyonlarını üretmek sıradan bir konu haline geldi. 20. yüzyılın büyük yatırım ve örgütlenme isteyen üretim konusu bir anda küçük oyuncuların bile kolaylıkla erişebileceği bir fenomen oldu. Endüstride odak üretimin planlanmasından müşteri ihtiyaçlarına ve tasarıma kaydı. Pazar değişimine uyum önemli ve zorlu bir konu haline geldi.
Tüketicinin merkezde yer aldığı bu yeni dönemde ürün çeşitliliğinin yanında artan hizmet çeşitliliği de muazzam bir artış gördü. Eskiden ticari bir karşılığı olmayan birçok konuda yepyeni hizmetler sunulmaya başlandı.
Bilişimdeki büyük sıçramalar (internetin yaygınlaşması, bilgisayarlar, akıllı telefonlar vb.) yeni bir ticari kategori olarak ortaya çıktı. Artık konvansiyonel ürün ve hizmetlere benzemeyen, bilişimin yarattığı “yeni ihtiyaçların” karşılandığı hizmetler söz konusu.
Elektronik ortamlara taşınan hizmetin hızı ve müşteride yarattığı deneyim tüketici beklentilerini kökten değiştirdi. Kimsenin artık yavaş, bürokratik ve sıradan hizmetlere tahammülü yok.
Çalışan profilini oluşturan sebatkar “Babyboomer” ve “X” kuşakları yerini sorgulayan, beklentileri yüksek, talepkar yeni kuşaklara bırakmaya başladı.
Soğuk savaşın sona ermesi, ulaşım ve iletişimdeki gelişmeler küreselleşmeyi uzak bir ideal olmaktan günlük bir gerçeğe dönüştürdü.
İşte hepimiz bu paradigmaların şekillendirdiği bir iş hayatında çalışmaya, üretmeye ve yönetmeye çalışıyoruz. Peki VUCA dünyasında nasıl bir liderlik stiline ihtiyaç var? Bu konuda Otantik Liderlik nedir yazımıza göz atmanızı öneririz. VUCA dünyasında artık yeri kalmayan karizmatik liderlik hakkındaki yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Comments